Tarihte Yolculuk: Aydın Tarihte Yolculuk: Aydın - Manevihanem

Tarihte Yolculuk: Aydın

 Tarihte Yolculuk serüvenimizin bir sonraki durağı olan şehrimiz Ege’nin incilerinden Aydın. Tarihten pek çok iz taşıyan şehrimizin Selçuklu-Osmanlı dönemi tarihi yapılarını inceleyeceğiz. Bir gün olur da yolumuz bu güzel şehre düşerse ziyaret etmeden geçip gitmememiz gereken  eserleri tanıyalım. Ecdadımızın emanetlerine sahip çıkalım. Bir milletin kültürünü yansıtan en önemli etkenlerden biri olan tarihi yapılarımız hakkında bilgi sahibi olalım.


Ahi Bayram Türbesi: 

Çine ilçesinde bulunan bu türbenin kime ait olduğu bilinmemekle birlikte 14.yüzyılın başlarında Menteşeoğulları döneminde yaptırıldığı tahmin edilmektedir. Türbenin Ahmet Gazi’nin kardeşi Ahi Bayram’a ya da İbrahim Efendi isimli bir kişiye ait olduğu da tahminler arasındadır. Yapımında iri mermer bloklar ve tuğlalar kullanılmıştır. Bizans döneminden günümüze gelen devşirme parçalardan da yararlanılmıştır. Sekizgen bir külaha sahiptir, üç duvarında birer penceresi vardır. Kuzey cephesinde yer alan eyvan açıklığıyla bu türbe eyvanlı türbeler grubundadır.


Üveys Paşa Cami: 

Aydın’ın en eski camilerinden biri olduğu bilinen bu caminin Kadı Muhiddin Efendi’nin oğlu Mısır Beylerbeyi Üveys Paşa tarafından 1568 yılında yaptırıldığı bilinmektedir. Cami kare planlı ve tek kubbeli olup, sade süslemelere sahiptir. Kubbesi alaturka kiremit kaplıdır. Dört sütunlu son cemaat yerinde ise kirpi saçaklıklı üç kubbecik mevcuttur. Kuzeyde de kadınlar mahfili bulunmaktadır. Batı cephesinin kuzey ucunda minaresi olan caminin cephelerinin alt seviyesinde mermer söveli ve dikdörtgen şekilli pencereler vardır. Güney cephede öküz gözü pencereler mevcuttur. 1899 depreminde tıkılan cami yeniden inşa edilmiştir. Yunan işgali esnasında yakıldığı için 1947-1948 yılları arasında restore edilmiş ve günümüzdeki haline getirilmiştir.


Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı: 

 Kuşadası iskelesi yakınlarında bulunan kervansarayın 1618 yılında Sadrazam Öküz Mehmet Paşa tarafından yaptırıldığı bilinmektedir. Dikdörtgen avluya sahip ve iki katlıdır. Kale olarak yaptırılmıştır fakat han olarak kullanılmıştır. Geniş avlusu etrafında sıralanmış odalar mevcuttur. Yapımında moloz taş ve devşirme taş malzemeler kullanılmıştır. Kuzeybatı ve güneydoğudaki köşelerde arkadan üst kata çıkan iki merdiven vardır. Kervansarayın girişi kuzeydedir, geniş giriş kapısının etrafı mermerle örülüdür. Günümüze kadar çeşitli dönemlerde restorasyon çalışmaları yapılmıştır. Günümüzde ise otel ve turistik tesis olarak kullanıma açıktır.


Güvercinada Kalesi: 

 Barbaros Hayreddin Paşa tarafından Kuşadası körfezinde Güvercinada üzerine bir iç kale olarak inşa ettirilmiştir. İlyas Ağa tarafından yaptırılan surlar bulunmaktadır. Surların yüksekliğinin yaklaşık 3 metre olduğu bilinmektedir. Kalenin inşasında kullanılan taşlar yılancıburnundan özel olarak getirtilmiştir. Surların güneyinden doğu yönüne merdivenlerle çıkılan yuvarlak kemerli ve iki kule ile korunan kale giriş kapısı yer almaktadır. Beşgen şeklindeki kalenin kuzey kulesi beşgen, güney kulesi silindirik yapıdadır. 4 satır 20 mısralık inşa kitabesinde “Allah’a hamdolsun. Bu kalenin inşası tamam oldu. Sene 1242 (H 1826)”


Bey Cami:

1683 yılında Cezayir Beylerbeyi Mustafa Paşa’nın oğlu Süleyman Bey tarafından yaptırılmıştır. İstasyon binası yakınında bulunan cami klasik Osmanlı mimarisiyle inşa edilmiştir. Mimar Sinan’ın kalfalarından birinin inşa ettiği düşünülen cami kare planlı, kesme taş kullanılmış ve tek kubbeli bir yapıdır. Caminin asıl minaresi 1899 depreminde yıkılmış daha sonra restorasyon çalışması yapılmıştır. Duvarlarda dikdörtgen yapıdaki penceler bulunmaktadır. Bu pencerelerin birinci sıradakileri diğerlerinden daha büyüktür. Kadınlar bölümüne dışarıdan bir merdivenle ulaşılmaktadır. Minaresi tek şerefeli ve çok kenarlı gövdesi bulunmaktadır. Yunan işgali sırasında tahrip edilen minare 1954-1956 yıllarında camiyle birlikte restore edilmiş ve orijinal haline getirilmiştir.


Hız kesmeden şehir şehir, tarihin en güzel mekanlarında geçen serüvenimizde bugün Aydın ilimize konuk olduk. Bir sonraki güzide şehrimizde buluşmak ümidi ile, baki muhabbetle...

Yazan: Ayşenur Çakmak

Yorum Gönder

0 Yorumlar