Doğası Ve Tarihi İle Yozgat | 1 Doğası Ve Tarihi İle Yozgat | 1 - Manevihanem

Doğası Ve Tarihi İle Yozgat | 1

Yozgat Tarihi, Yozgat'ta Gezilecek Yerler, Yozgat'ın Doğal Güzellikleri, Tarihi güzellikleri, Antik Roma Hamamı...

  Geçmişten günümüze hem doğal güzellikleriyle hem de tarihi yapılarıyla bizleri kendine hayran bırakan Yozgat’ın gezip görülmesi gerektiğini düşündüğümüz yerlerini sizler için derledik. Sanıldığının aksine birçok güzelliği bünyesinde barındıran şehrimizin ilk uğrak noktalarından bahsettiğimiz bu yazımızda doğallığı tercih ettik. Ve serimizin ilk yazısında Yozgat’ın kaplıcalarını, kanyonunu, vadisini, hatta ilk milli park olma özelliği taşıyan Yozgat Çamlığı’nı tanıtarak başladık. Artık bu güzelliklerin içinde kaybolma vaktimiz geldi.

 


Çamlık Milli Parkı

Çamlık Milli Parkı

 1958 yılında ülkemizin ilk milli parkı ilan edilen Yozgat Çamlığı yaklaşık 267 hektardır. Alan üzerinde Karaçam, meşe, ardıç, akkavak, titrekkavak, karakavak, söğüt, ahlat, alıç vb. 212 bitki türü tespit edilmiştir. Bu bitki türleri 43 familya ve 144 cins içerisinde toplanmıştır. Milli Park’ın ana kaynak değerini ise Anadolu Karaçamı oluşturmaktadır. Kafkas Çamı denilen 400-500 yaşlarındaki Karaçam türü Türkiye’de sadece Yozgat Çamlığı’nda bulunmaktır. Ayrıca Milli Park içerisinde bulunan hayvan türlerinin başlıcaları şunlardır: Tilki, tavşan, tarla faresi, sansar, sincap vb. memeliler; küçük atmaca, saksağan, kumru, delice, tarla kuşu, sığırcık, sarı asma, dağ kargası, şahin, doğan, kaya kartalı, arı kuşu, ardıç kuşu, tepeli toygar vb. kuşlar; kaplumbağa, kertenkele, yılan gibi sürüngenlerdir. Bu türlerin yanı sıra Amerika’ya özel Altın Kartal türünün de varlığı bilinmektedir. Ziyaretçilere otel, kır lokantası, bisiklet ve yürüyüş yolları, piknik alanları, oyun parkı, kamelyalar, futbol sahası, seyir terası gibi bir çok hizmet sunulmaktadır. Efsanevi yönüyle de bizleri etkileyen Milli Parkımızın ilk fidanı efsaneye göre;  Aslı’ya olan aşkıyla nesillerce dillerden dillere dolaşan Kerem tarafından dikilmiştir. Kerem’in Aslı’yı ararken Çamlığın içerisindeki tepeye bir fidan diktiği; “ Bu çamdan nice çamlar filizlenir, koruk olur, bizi söyler bizi fısıldar.” dediği ve bu fidandan türeyen çamlardan Yozgat Çamlığı’nın oluştuğu halk arasında söylenmektedir.


KAZANKAYA KANYONU (KAZANKAYA VADİSİ) | Kültür Portalı
Kazankaya Kanyonu

Kazankaya Kanyonu

 Girişi Aydıncık ilçesine bağlı Kazankaya Kasabası’ndan başlayan kanyonun uzunluğu 10 metredir. Kanyonun içerisinden Yeşilırmak Nehri’nin bir kolu olan Çekerek Irmağı geçmektedir. Irmağın aktığı vadinin iki tarafından yükselen kayalar üzerinde duvar kalıntıları, hatıl oyuklar ve merdiven basamakları bulunmaktadır. Ayrıca bir niş içerisinde yapılmış boyu 3,16 metre uzunluğundaki tanrıça Kybele (bolluk ve bereketin simgesi) kabartmasının ırmağın diğer yanındaki kayalar üzerinde yükselen kaleye baktığı görülmektedir. Güneyinde 1363 metre yüksekliğindeki Alan Dağları, batısında ise Malbelen Tepesi bulunan kanyon kasabanın önemini artıran büyük bir doğa harikasıdır.



Karanlıkdere Vadisi

Kavaklıdere Vadisi

 Şefaatli ve Yerköy ilçesi arasında bulunan vadi, Delice Irmağı’nın oluşturduğu, içerisinde bağ-bahçe ve doğal güzelliklerin yer aldığı yaklaşık 35 km uzunluğunda bir havzadır. Yapılan araştırmalarda bu bölgeye özgü 137 bitki türü belirlenmiştir, bu türlerin bazıları endemik bitkilerdir. Ayrıca ılıman bir iklime sahip olduğu için nar yetiştirebilen bölgede en meşhuru üzüm bağları, ayva ve menengiç olmak üzere birçok meyve türü de bulunmaktadır. Vadi ve çevresinde piknik ve avcılık da yapılabilmektedir. Günümüzde ne yazık ki hak ettiği değeri göremeyen bu vadi hakkında kısıtlı bilgilere sahibiz.


Cavlak Boğazlıyan Kaplıcaları

Cavlak Boğazlıyan Kaplıcaları

 Boğazlıyan ilçesine bağlı Bahariye Köyü’nde bulunmaktadır. Deniz seviyesinden 1054 metre yüksektedir.  Kaplıca suyu 320 lt/sn debiye sahip olup, sıcaklığı 32-34 derece arasındadır. Bikarbonatlı, klorürlü, sodyumlu, kalsiyumlu, karbondioksitli ve radyoaktif özelliğe sahiptir. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan araştırmalara göre kaplıca suyunun bazı hastalıklara iyi geldiği raporlarla onaylanmıştır. Bu hastalıklardan birkaçı şunlardır: Romatizmal ağrılar, kırık-çıkık rahatsızlıkları, kadın hastalıkları, kronik bronşit, üst solunum yolları rahatsızlıkları, safra kesesi taşları, karaciğer ve mide rahatsızlıkları. Ayrıca Bakanlar Kurulu kararıyla “Termal Turizm Merkezi” olarak ilan edilmiştir.


Sarıkaya Roma Hamamı

Sarıkaya Roma Hamamı (Basilica Terma)

 Sarıkaya ilçesinde bulunan kaplıca Bakanlar Kurulu kararıyla “Termal Turizm Merkezi” ilan edilmiştir. 28 lt/sn debiye ve 48 derece sıcaklığa sahip olan kaplıca suyu, florür içeren oligometalik sular grubundandır. Suyu berrak, kokusuz; karbondioksiti, amonyağı, nitriği olmayan; kalsiyum, sodyum, magnezyum, demir gibi mineraller bakımından zengindir. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan araştırmalarda; kabuna bağlı siyatik ağrılar, ağrılı kadın hastalıkları, spastik kolitler, böbrek taşlarının düşmesi üzerinde etki, karaciğer ve safra kesesi taşları, cilt hastalıkları gibi pek çok rahatsızlık için doktor kontrolünde kaplıca suyu destekleyici bir tedavi unsurudur. Diğer ismi Roma Kral Kızı Hamamı olan kaplıcanın bir de efsanesi vardır: Kayseri’de oturan Roma krallarından birinin kızı amansız hastalığa yakalanmıştır. Kral kızını birçok hekime götürmüş, tedavisi için her şeyi yapmıştır. Fakat güzelliğiyle dillere destan olan bu kızın derdine çare bulamamıştır. Kızın ilerleyen hastalığı sonucunda ayakları tutmamaya başlamış ve dizleri küt olmuştur. Bu hastalığın günümüzdeki adı ise romatizmadır. Kral son çare olarak sıcak suyun olduğu yerde küçük bir gölet oluşan, balçık halindeki çamurlu hamama gönderir kızını. Kızın gezmek, avunmak için girdiği çamur ve sıcak su ona iyi gelir. Bir süre burada yaşayan kızın hastalığı gün geçtikçe iyi olmaya başlar. Küt dizleri açılan kız, yavaş yavaş adım atmaya başlar. Sonunda tamamen iyileşen kızın sıcak su sayesinde iyi olduğu anlaşılır. Bunun üzerine kral, buraya mermerden bir havuz yaptırır, etrafını büyük kesme taşlarla çevrili, önceleri kimsenin olmadığı bu havuz çevresinde bir şehir oluşur. Kralın kızının adı bu şehre verilir, deprem sonucunda yok olan bu büyük şehirden geriye sadece hamamların olduğu kısım kalmıştır.

Hazırlayan: Ayşenur Çakmak

 

Yorum Gönder

0 Yorumlar